Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: “Sözlerin en doğrusu Allah’ın Kitabıdır, yolların en hayırlısı Muhammed’in yoludur. İşlerin en şerlisi muhdes olanlardır. Dine sonradan sokulan her şey bid’attır, her bid’at dalalettir ve her dalalet ateştedir.”

Öne çıkan

Bid’atçiler Tevhid Ehli Olabilir mi?

Bid’atçiler Tevhid Ehli Olabilir mi?

14 Kasım 2017 Salı

Reddedilen Bid'at Ehlinin Şaşkınlığı

Reddedilen Bid'at Ehlinin Şaşkınlığı

Allame Abdullatif Alu’ş-Şeyh (ed- Dureru’s-Seniyye 4/102) şöyle demiştir: “Bid’at ehlinin âdeti şudur ki, delil getirme hususunda iflas ettikleri ve yol kendilerine daraldığı zaman sünnet ehlini ayıplamaya ve kınamaya, kendilerini ise övmeye başlarlar. Kişinin adalet ve ilimle konuşması gerekir.”
Allame Muqbil b. Hadi el-Vadi’î rahimehullah (Tuhfetu’l-Mucib 35) şöyle demiştir: “Sünnet ehli, bidatçiler hakkında eleştiride bulunduğu zaman şaşkın kalırlar. Şayet bunu reddedecek olsalar, çirkinliklerini müdafaa etmeye devam etmiş olurlar ve böylece insanlar onlardaki bu çirkinlikleri ve hizipçiliklerini anlamış olurdu. Şayet sükût etseler insanlar onların aciz bâtıl ehli olduğunu öğrenirlerdi. Siz hayır üzeresiniz ey sünnet ehli! Onların size reddiye vermeleri size bir destek ve Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in sünnetine bir savunma sayılır.”
Muhalifler, sünnet ehlini reddederler fakat sünnet ehlinin kendilerinden reddetmiş oldukları muhalefetlere cevap vermekten kaçarlar. Bunun yerine daha başka meseleler zikrederek yan çizerler! Habbeyi kubbe yapmaya çalışarak büyük kabahatlerin ihmal edilmesi için küçük kusurları öne sürerler!
Sünnet ehlinin Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in sünnetine destek olmaları ve Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem’in ordusundan olmaları şeref olarak onlara yeter!

Ebu Muaz Seyfullah el-Çubukâbâdî