Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: “Sözlerin en doğrusu Allah’ın Kitabıdır, yolların en hayırlısı Muhammed’in yoludur. İşlerin en şerlisi muhdes olanlardır. Dine sonradan sokulan her şey bid’attır, her bid’at dalalettir ve her dalalet ateştedir.”

Öne çıkan

Bid’atçiler Tevhid Ehli Olabilir mi?

Bid’atçiler Tevhid Ehli Olabilir mi?

20 Temmuz 2018 Cuma

Şeyh Ebu Muaz Seyfullah el-Çubukâbâdî'den Ehl-i Hadis’e ve İlim Ehline Düşmanlık Edenlere REDDİYE

Ehl-i Hadis’e ve İlim Ehline Düşmanlık Edenlerin Havlama Üslupları



Ubeydullah Sırtlan adındaki bid’at ve şirk davetçisinin sosyal medya hesabından, içinde gizlediği Ehl-i Hadis ve alimlere düşmanlığını şu şekilde ortaya döktüğünü ilettiler:







Bid’at ehlinin bu şekilde kudurması, Allah’a hamd olsun ki davetimizin ne kadar başarılı olduğunu göstermektedir. Bununla birlikte bu salyalı kuduzların iftira ettikleri hususları belirtelim ki, davetimize nispet edilen yalan çamurları üzerimizde kalmasın

1- Ebu Hanife hakkında benim zındık demem söz konusu değildir. Bid’atçiler Ebu Hanife’nin eleştirilmesini hazmedemiyorlarsa Hammad b. Ebi Suleyman, Hammad b. Seleme, Veki b. el-Cerrah, Abdullah b. el-Mubarek, Sufyan es-Sevrî, Sufyan b. Uyeyne, el-Evzai, Buhari, Muslim, Nesai, Ahmed b. Hanbel ve Ebu Hanife hakkında ağır sözler söylemek hususunda icma eden diğer birçok imamla hesaplaşmalıdırlar!

2- Oy verenin müşrik olduğunu hiçbir zaman söylemediğim gibi, bu yüzden tekfir edenlere de reddiyelerim malumdur. Ancak bid’at ehlinden ve münafıklardan anlayış sahibi olmalarını bekleyemezsiniz. Oy kullanmanın kafirlere benzemekten dolayı haram olduğu, bunu helal saymanın ise şirk olduğunu söylemek ile, faillerin ayrı değerlendirilmesi farklı şeylerdir. Lakin dediğim gibi, nifak ehli hayvanlar gibidir, belki daha aşağıdırlar, sözden anlamazlar. Bu yüzden fiilin beyanı hakkında söylenenlerle failin hükmü hakkında söylenenleri, hatta zaman ve zemin farklılıkları ile ilgili söylenenleri birbirine aykırı ve çelişki zannedip bunlardan kendince saçma sapan video yapan ahmakları dahi görmüştür bu millet.

3- Erdoğan münafık demek yanlış bir şeymiş gibi yazmış! Zira bu sırtlan Erdoğan’ı salih lider görüyor! Oy vermeye teşvik ederek haricilik yapan bu şahıs, Erdoğan’ı salih görerek Mürcie’nin pisliğine battıkça batıyor. Allah habis Mürcie ve Harici akidesinin kökünü kurutsun!

4- Hiçbir zaman toplum kafir demedim, bilakis bu düşüncenin haricilere ait bir düşünce olduğunu her daim açıkladım. Her yazım ve sohbetim kayıt altındadır, acaba iftiracı münafık toplumu tekfir ettiğime kanıt getirebilir mi? Tekfir ehline reddiye verdiğimin kanıtları ise aleni ortadadır.

5- Dernek açmak bid’attir ve selefi davet ile hizipçi ihvancılar arasında en önemli fark budur. Allah’ın vechini ve ahiret sevabını uman Selefilerin davetleri mescidlerde, dünyevi mülk ve siyaset peşinde olan hizipçilerin davetleri ise derneklerde, mitinglerinde, oy kullanma çağrılarında, konferans salonlarında vb. olur.

6- Bid’atçiye selam verenin zındık olduğunu da hiçbir yerde söylemedik. İftiraya gelince arslan kesilen bu şahsın delil getirmesini istesek fare gibi kuyruğunu kıstırıp kaçmasını görürdük.

7- Hiçbir selefi hocaya facir zındık vs. demedik. Doğrusu selefi bir hoca görmedik! Ancak selefiliği suistimal edenlerin içyüzlerini Allah’ın izniyle ortaya koyduk. Siz hiç "Oy kullanmak vaciptir" diyen bir selefi gördünüz mü? Böyle bir şey olabilir mi? Selef oy mu kullanıyordu ki, oy kullanan selefi olsun?

8- “İhvan en büyük düşman” sözüyle, az önce selefilik taslayan sırtlanın bir anda kabuk değiştirip İhvanu’l-Muslimin teröristlerinin safına geçtiğini görüyoruz! Ben hiç şaşırmıyorum, çünkü böylelerini çok gördük.

9- “Dünyanın döndüğüne inanan kafir” Sırtlan herzamanki gibi yine tribünlere oynuyor. Modern Bilimsel Hurafeler kitabı Allah’ın lütfuyla basıldı, Sırtlan’a tavsiye etmiyorum, çünkü böylesi karakteri bozuk şahsiyetlerin tevbe edip de tevhid ehlinin safları arasına girmesini istemem. Çünkü böyle kimseler ancak hastalık yayarlar.

10- “Davet amaçlı videolar haram” Sıra Allah’ın rasulü diliyle beyan ettiği dine harp açmaya geldi! Allah’ın dini zorlarına gidiyor zahar! Davetlerindeki amaçlara hiç girmiyorum çünkü midem kaldırmıyor.

11- “İbn Teymiyye’nin akidesi bozuk” İftiracılara vuracak bir gem bulunamaz. İbn Teymiyye’nin akideyle ilgili bazı sözlerinde şaibeler olduğu bir hakikattir.  İbn Teymiyye masum değildir. Lakin “akidesi bozuk” olan Ubeydullah Arslan gibilerdir.

12- “Çocuğunu okula gönderen kafir” Bu da diğer bir iftirası. Cahiller ilim ehlinin ibarelerini anlayamayabilir, lakin cahilliğin çaresi sorup öğrenmektir. Fakat cahiller söz sahibi kılınırsa işte burada görüldüğü gibi fitne, kaos, iftira vb. alır başını gider. Çocukları mevcut okullara göndermenin caiz olduğunu hiçkimse iddia edemez. Lakin bunun manası çocuğunu okula gönderen kafirdir demek değildir. Herhalde bu sözü en cahil insanlar bile anlayabilir. Fakat, karşıdaki kişi ya cahilden öte bir şey ya da maksadı başka! Bence ikincisi.

13- “Taklid ve kıyas yoktur” Evet, bizim dinimizde böyledir. Leküm dinikum ve lena dîn.

14- “İbn Useymin’in ve Bin Baz’ın akidesi bozuk.” Onların akidesinin bozukluğu benim suçum değildir. Onların akidesini ben bozmadım.

15- “Hak benim sözüm, geriye kalan batıl, alim benim başkasının sözüne itibar etmem, bizim gibi düşünmeyen zındıktır, bizden değildir.” Sırtlanın ağzı torba değil ki büzesin! Her zaman şunu söyleriz: Hak Allah’ın ve rasulünün sözüdür, geriye kalan batıldır. İlim Seleften gelendir, başkasının sözüne itibar etmeyiz. Dini selefin menheciyle almayan sapıtır, bizden değildir.” Evet, bizden aktarılan bu şekilde olmalıydı fakat, bu şekilde aktarsa hakkı söylediğimiz ortaya çıkardı. Lakin tabloyu çirkinleştirebilmek için Ubeydullah Sırtlan’ın ufak bazı değişiklikler yapması gerekiyordu, onu yapmış.

16- “Girdiği her şehirde cemaatleri parçalayan…” Buralarda sağolsun bana övgüler dizmiş. Lakin bu övgülere ihtiyacım yok. Batıl ve bid’at üzere toplanmış fesat yuvalarını Allah dağıtmıştır ve bunun bir kısmında Allah beni vesile kılmışsa rabbime hamdu senalar olsun. Bid’at ve nifak ehline karşı Sahih dinin, selefi tevhid ve sünnet menhecinin izzetini göstermişiz ki, bâtıl ehli zavallılar bunu bir kibir olarak algılamışlar! Nefislerimizi temize çekmekten Allah’a sığınırız. Şüphesiz ki şahıslarımızın birçok kusurları, eksikleri, yanlışları vardır. Lakin ümmetin selefinin vahye dayalı menhecinden en ufak bir tereddüt duymuyor ve bu menhec ile bâtıl ehline karşı izzet duyuyoruz. Bid’at ve nifak ehlinin, halkın teveccühünü kazanmak için bu denli iftira çamurlarına bulanmalarına ve zillet içinde boğulmalarına üzülüyor, çoğunluğun nazarında değil, alemlerin rabbi katında aziz olabilme umuduyla, kınayıcıların kınamalarına aldırmıyoruz.


Şeyh Ebu Muaz Seyfullah el-Çubukâbâdî 



http://ebumuaz.blogspot.com/2018/07/ehl-i-hadise-ve-ilim-ehline-dusmanlk.html?m=1